top of page

Bana Benzer Bir Yabancılığa…

Karışan hayallerin arasında gerçeği arıyorum. Gittikçe daha geriye giderken adımlarımı tekrarlıyorum. Zihnimin köşelerinde kendimle karşılaşıyorum. Her seferinde “kayboluyorum”….

Kasti hatalarımda boğuluyorum. Kayıp benliğimi duyuyorum fakat bilemiyorum. Zifirimde kalan küçük kızımla karşılaştıkça ninniler söylüyorum, artık bıraktığım ninniler… Yerine koyduğum kahvenin lekeleriyle savaşıyorum…

Öğrendiğim her şeyi bir kenarda karalıyorum. Nefesimle yabancılaşıyorum,denizin derinlerine giderken. Ve tanıdık bir şiiri mırıldanıyorum. sadece “biz”im ve “ben”lerin bildiği…

Dünyayı  bir avuç gözyaşıyla yıkıyorum nerde kaybolduğunu bilmediğim anılar için…

İçimde kalan sesleri yaşatmak için savaşıyorum… Bazen delirmek istiyorum…

Çünkü ne yapacağını bilen bir zihin daima sağlığına göre davranır. Sağlığımdan kaçmak istiyorum. Tıpkı bir zamanlar karanlığımda fenerimle yaptığım gibi…

Saçlarımı benliğime vermek istiyorum tıpkı kaybetmeden önce yaptığım gibi…

Kalabalık, rengarenk şu Dünya’nın  içinde siyah’ımla nefes alıyorum. Tıpkı Ay’ın geceyle yaptığı gibi, yaşamak istiyorum. Yıldızlara anılar saklayarak büyümek istiyorum…

Anıları biriktirecek kadar büyük bir huzur istiyorum. Nerede bulacağımı bildiğim fakat ellerimi uzatamadığım, cesaretsizliğime mahkum kalan nefesimi istiyorum…

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
4 nokta kadar uzun...

En çok yanlış anlaşılmak korkuturdu beni, oysa ne çok yanlış anlaşırım, anlaşılırım. Aramıza dağlar girer sonra bir sayfa bile düz...

 
 
 
Noktalarımdan Dışarıya…

“Nerede hata yaptığını bilmediğin adımlar olabilir, gittiğin yolu bildiğin sürece doğruluğu veya yanlışlığı kabul edilmiştir. Adımların...

 
 
 

Comments


Yazı: Blog2 Post
bottom of page